Bahar geldiğinden beri çıkmadım sokaklara. Bu betonlaşmış şehirde hava alınacak yer kalmış da çıkacakmışım gibi inadımdan çıkmıyorum. Saçlarım dalgalanmıyor bile üstelik rüzgarda. Kestirip kökünden kazıtsam fena değil. Zaten eleğimi duvara asalı beri gözüm toprakta. Babam demişti insanın dizi toprağa düştü mü gözü de çok durmaz diye. Dizimden önce gözüm düşmedi.
Nenem diyor "A oğlum, ben göçmeden bir baş göz edelim seni." Ah nene ahh! Şirazlı Sâdi'nin dediğini bir bilsen! Seni gördüğümden ve sözlerindeki lezzeti işittiğimden seviyorum seni. Okkalı kadındın. Keşke geçmese yaşın! Keşke birlikte çok günler görsek daha. Bilirim yalnızlık zor. Hatta seni belki de bir ben anlarım. İnsanın eşini bulamaması, bulup da kaybetmesi kadar acıdır.
Uzun oldu gitmeyeli. Hani şu selvi ağaçlarının çokça olduğu yere. Baktım yaslanmış kara bir taşa, ellerini kavuşturmuş. "Halin nice?", diye sordum. "Gelmiyorsun ne vakitlerdir" dedi. "İş güç dünya telaşı." dedim. Buruk bir hıh çekti. Bişey der gibi dudakları kıpırdadı ama demedi. Utandım, söylenecek söz müydü şimdi bu! "Gün gün ne çok değiştin sen, nerde benim bildiğim kaytan, nerde şimdi ki sen? Yazın yoldaki karıncaları ezmemek için yol değiştiren yanlışıkla ezdiğinde ise üzülen o çiçek kokulu ele ne oldu?" Sustum, ben de bir hıh dedim, alaylıca bir iç çektim. Bir adım daha attım yanına, kara taşa yaklaştım. Meşe dallarının yapraklarındaki serin rüzgar birden değişti. Bir selvi kokusu yayıldı.
"Kurumuş dallar ayaklarının altında çıt ettikçe yaşamanın bir daha insanın eline geçmeyecek bir nimet olduğunu bilmemek için kör olmak lazım. Her körlük renkleri görmemekle mi olur? Baharı bir daha göremeyecek olmanın acısını bir dinle. Senden sonra geleceklerin hatıralarında bile yer almayacağını... Ah benim aymaz Kaytanım! Geceleri sana yol gösteren yıldızlara ne oldu? Ne oldu güneş niyetlerine senin? Ah benim Ay'sızım!" "Ama..." dedim; sustum. Sarılmak istedim. Buraya gelmeyi ihmal etmemeliyim dedim kendi kendime.
Kara taşın üzerindeki yazıya baktım. Tüylerime ne olduysa birden hepsi diklendi. Hüve'l Baki, Bekir oğlu Mehmet adına bir Fatiha!
6 yorum:
ay'sızım ne oldu sana :/
Ah benim gönül sızım..
gaypanda iyi değilim şu sıra neden bilmem ama sanırım kendime iş bulmam lazım en kısa zamanda boş bırakılan bünye böyle saçmalıyor işte :/
@kaan: :(((
senin oralarda hiç gay kardeşlerimizden yok mu guzuuum? ^^
Bazen yazacak söz bulamıyorum..
Böyle sessizce sağ üst köşedeki çarpı tuşuna basıp gitmeye de elvermiyor içim..
Bir cümle okursun, tıpkı yazının son cümlesi gibi..
Bilmediğin bir el, bir tokat patlatmıştır sanki suratına..
Yüzün alev alev yanar, ama aslında yüreğindir acıyan :((
@karakedi: aaa o niye ki o ?hem olanlardan da bi cacık olmuyor be yavrum :(
@bir gay: acıyor bazen :(
Yorum Gönder